ManşetSağlık

Organ Bağışında Fizyoterapi ve Rehabilitasyonun Önemi

Kıbrıs İlim Üniversitesi Öğretim Görevlisi Kübra Küçüktepe, 3 – 9 Kasım Organ Bağışı Haftası kapsamında herkesin organ bağışının hayati önem taşıdığının farkında olması gerektiğine değindi. Organ bağışı kişinin hayatta iken kendi özgür iradesiyle, organlarının bir kısmını veya tamamını ölümünden sonra başka hastaların tedavisinde kullanılmak üzere vasiyet edilmesi olarak tanımlanmaktadır. 18 yaşını geçmiş,  akli dengesi yerinde olan herkes organ bağışında bulunabilme hakkına sahiptir. Kişilerin hür iradesi ile önceden aldıkları organ nakil kartları ya da beyin ölümü gerçekleştikten sonra yakınları tarafından alınacak onayla organ bağışı yapılabilmektedir. Organ nakilleri bu alanda donanımlı hastanelerde gerçekleştirilebilmektedir. Organ bağışında, akciğer, böbrek, karaciğer ve pankreas gibi organlar; kalp kapağı, göz kornea tabakası, kas ve kemik iliği gibi dokularının yanında artık dünyada kol, bacak ve yüz naklide gerçekleştirilebilmektedir.  Ve burada da fizyoterapi ve rehabilitasyon sürecinin önemi devreye girmektedir.

Küçüktepe, organ naklinden sonra özellikle yüz, kol ve bacak nakillerinde cerrahi işlemlerin ve yoğun bakım tedavilerinin tamamlanmasının ardından fizyoterapi ve rehabilitasyon sürecine geçilmesinin öneminden bahsetti. Nakledilen kas dokularının zayıflamaması, incelmemesi, yapışıklıkların ve eklem sertliklerinin oluşmaması ve kan dolaşımının yeterliliği için rehabilitasyon uygulamalarına erken dönemde başlamak büyük bir önem taşımaktadır. Kol ve bacak nakillerinde günlük hayattaki fonksiyonların kazanılması, yüz naklinde ise mimik hareketlerinin yanı sıra gülme, çiğneme, konuşma fonksiyonlarının kaliteli yapılabilmesi, dudaklarda ve ağız çevresinde büzülmelerin önlenebilmesi açısından fizyoterapi ve rehabilitasyon yöntemlerinden yararlanılabilmektedir. Rehabilitasyonun amacı; erken dönemde kas zayıflıkları ve yapışıklıklarının önüne geçebilmek, kaslarla sinirlerin birbirine uyumunu sağlayıp fonksiyonel hareketleri başlatıp geliştirmektir.

Küçüktepe, kol ve bacak nakillerinden sonra robotik rehabilitasyon araçlarından yararlanılabileceğine değindi. Özellikle el ve kol nakillerinden sonra elin ince becerilerinin kazanılmasında fonksiyonel rehabilitasyonun önemi büyüktür. Robotlar vasıtasıyla yapılan rehabilitasyon eğitimi hastanın daha kısa zamanda daha fazla beceri kazanmasını sağlamaktadır. Robotik rehabilitasyon eğitimleri, gerçek yaşama benzeyen sanal ortamlar üzerinde yapıldığından adaptasyon süresini kısaltmakta ve fonksiyonel kazanımların artmasını sağlamaktadır. Ayrıca rehabilitasyon sürecinde robotik tedavi yönteminin yanı sıra çok özel egzersiz yöntemleriyle birlikte çeşitli fizik tedavi araçlarından, örneğin elektrikli sinir uyarıcılarından, ‘biofeedback’ adı verilen geri beslenmeli kas eğitim sistemlerinden, soğuk ve sıcak tedavi ajanlarından ve ultrasonik ses dalgalarından da yararlanılabilmektedir.

Küçüktepe,  son olarak organ bağışı yapmak isteyen kişilerin, öldükten sonra kullanılmak üzere organlarını bağışlamak için hastanelerin organ bağış ünitelerine ayrıca Sağlık Bakanlığına ait organ ve doku nakli bölge koordinatörlüklerine de başvurulabileceklerini dile getirdi.  Burada imzalayacağınız organ bağış formu ile size bir organ bağış kartı verilecektir. Bu konuda ailenizi de bilgilendirmek daha sonradan çıkacak karışıklıkları önlemek açısından faydalı olacaktır. Dilediğiniz zaman organ bağış ünitesi olan bir hastaneye başvurup organ bağış kartını da iptal ettirebileceklerini söyledi.

KIBRIS İLİM ÜNİVERSİTESİ

FİZYOTERAPİ VE REHABİLİTASYON BÖLÜMÜ

ÖĞRETİM GÖREVLİSİ KÜBRA KÜÇÜKTEPE

Benzer Haberler

Başa dön tuşu