Sınır koyma, bakım veren kişilerin çocukla aralarındaki güven ilişkisine zarar vermeden genel kuralları ve beklentileri öğretmek için kullanılan bir yöntemdir. Sınır koyma davranışı çocukların öğrenme ve keşfetme sürecinde önemli bir rol oynamaktadır. Sınırlar, çocukların çevresindekileri öğrenmelerine yardımcı olur ve çevre tarafından beklenen davranışları anlamasını sağlar. İnsanlar ile ilişkisini belirler ve çocuğun güvenliğini oluşturur.
Bakım veren kişiler çocuklara çeşitli sınır koyma yöntemleri kullanmaktadır. Bazıları sert yöntemler koyarken bazıları daha yumuşak bir yolu seçer. Bazen de net ve açık mesajlar verilir. Sınır koyarken çok kısıtlayıcı, geniş veya tutarsız yönlendirmelerden kaçınılmalıdır. Sınır koyarken verdiğimiz mesajın her zaman net ve açık olması gerekmektedir. Söylenenler ve davranışların da aynı mesajı içermesi önemlidir. Çok kısıtlayıcı, aşırı kontrolcü davranışlar veya tutarsız olan sınırlar sağlıksız ve güvensiz sınır koyma yöntemidir. Bu şekilde koyulan sınırlar çocukların kafasını karıştırırak sınırları zorlamalarına ve isyan etmelerine neden olmaktadır.
Sınırlar oluştururken nelere dikkat edilmesi gerekir?
Sınır koyma ve belirme süreci dinamiktir. Her yaşın farklı gelişimsel süreci vardır ve bakım verenler bu gelişim sürecini engellemeden onlara destek olacak sınırlar koymalıdır.
Sınır ve kurallar oluştururken tutarlı ve net olunması gerekmektedir. Eğer birden fazla bakım veren kişi varsa (anneanne, teyze, hala) aynı sınır ve kuralların uygulanmasının ve birbirleri ile iyi bir iletişim içerisinde olması gerekmektedir. Bunu yaparken sözler ve davranışların birbiri ile tutarlı olunması özen gösterilmelidir.
Kurallar konulduktan sonra bakım verenlerin de çocuğa model olması gerekmektedir. Bu şekilde çocuğun kuralları benimseyip içselleştirmesi daha hızlı olur. Örneğin, çocuk arabaya bindiği zaman emniyet kemerini takması gerekirse aynı şekilde bakım verenlerinde aynı davranışı göstermesi gerekmektedir.
Sınır koyarken çocuk ve bakım veren arasında güvenli bir ilişkinin olması gerekmektedir. Olumsuz bir ilişki sınır koymayı güçleçtirmektedir.
“Yapma”, “Etme” ve “Dur” şeklinde verilen tepkiler yerine neden sınır koyma ihtiyacı hissettiğinizi açıklayın.
Sınır ve kurallara uyulmuyorsa sakin bir ses tonuyla tekrardan aktarınız. Söylemek istediklerinizi kısa ve net olarak aktarınız. Bunu yaparken çocuk ile aynı seviyede olmalı ve göz kontağı kurmayı ihmal etmeyiniz.
Unutmayınız ki çocuklar sınır ve kurallar konusunda sizi zorlayacaktır. Ağlayarak veya bağırarak durumu değiştirmeye çalışacaktır. Bu duruma dayanamayıp bakım verenler kuralı bir kere bozarken aslında çocuğa kurallar bozulabilir mesajı verir. Çocuğunuz tarafından alınan bu mesaj her seferinde ısrarla kuralı bozma çabasına neden olacaktır. Uyulmayan kural ve davranışlarda, çocuğunuzun davranışın sonucuyla yüzleşmesine izin veriniz.
Sınırlar, tartışma ve kriz anlarında oluşturulmamalı. Herkesin sakinleşmesini bekleyerek, birbirini dinlediği anda yapılmalı.
Sürekli “Hayır” sözcüğünü kullanarak sınırlarınızı belirleyemezsiniz. Çocuk gelişiminin bir parçası olan sınırlar, sürekli tekrarlamak ve yenilemek isteyebilir. Hayır demeden önce neden ve niçin olmayacağını açıklayarak anlamasına yardımcı olunuz.
Çok fazla kural koymak, çocuğun adımlarını kontrol etmek ve kısıtlamak çocuğu daha sorumluluk sahibi ve sınırlarını bilen biri yapmaz. Sürekli çocuğa ne yapacağını önceden söyleyerek aslında özgürlüğünü ve keşfetmesine engel olmuş oluruz. Bu nedenle bakım verenlerin kuralların ve sınırların ne olacağı konusunda kesin net olmaları ve doğru bir şekilde uygulandığından emin olması gerekmektedir.
Sınır koyma sürecinde çocuk tarafında sürekli olumsuz davranışlar sergilendiğin zaman davranışın sebebine odaklanmak önemlidir. Bakım verenler sınır koyma sürecinde çocuğun neye ihtiyaç duyduğunu, neyin canını sıktığını öğrenerek buna çözüm yolu üretmeleri gerekmektedir. Bu konuda desteğe ihtiyaç duyduğunuz anda uzman kişilerden yardım almaktan çekinmeyiniz.
Her çocuk farklıdır ve her bakım verenin sınır koyma süreci değişkendir. Kimileri için sadece kuralları hatırlatmak yeterli olurken, kimileri için de bu süreç uzundur. Yaklaşım ve tutum, çocuğun kurallara uymasında en önemli belirleyicidir. Bakım veren ve çocuk arasında sağlam bağ oluşursa sınırları öğretmesi de daha kolay olacaktır.