İçişleri Bakanı Kutlu Evren, Merkezi Cezaevi’nde Koronavirüs salgını ile mücadele kapsamında sağlık ve güvenlik riski yaratmadan, uluslararası mahkûm hakları da gözetilerek bugüne kadar birçok tedbir alındığını, bugün bu tedbirlere bir ek olarak 90 gün süre ile Şartlı Tahliye Tüzüğü’nde de değişikliğe gidildiğini açıkladı.
Bakan Kutlu Evren, “Alınan tüm tedbirlere rağmen son günlerde cezaevinde yaşanan pozitif vakalar nedeniyle, Merkezi Cezaevi’nde tutuklu ve mahkûm olarak bulunan kişilerin sağlıklarının güvenli şekilde korunması açısından bazı ek tedbirlerin alınması gerektiği değerlendirilmiştir. Bu amaçla Şartlı Tahliye Tüzüğü’nde daha önce yapılan 90 günlük süre ile geçerli olan değişikliğin yeniden yürürlüğe girmesi için hazırladığımız önerge Bakanlar Kurulumuzdan geçerek onaylanmıştır”. Dedi.
Merkezi Cezaevi’nin salgın riskinden daha güvenli şekilde korunabilmesi, muhtemel bir bulaş karşısında cezaevinde daha etkin ve ivedi tedbirler alınabilmesi, bazı bölümlerin muhtemel karantina ihtiyacına cevap verebilmesi, cezaevinin normal kapasitesine indirilmesinin önem arz ettiğini ifade eden Bakan Kutlu Evren, bu amaçla 90 gün süre ile Şartlı Tahliye Tüzüğü’nde değişikliğe gidildiğini, Şartlı Tahliye Tüzüğü’nde yapılan değişikliğin Resmi Gazete de yayınlandığı tarihten itibaren 90 gün süre ile yürürlükte olacağını açıkladı.
Kutlu Evren, Şartlı Tahliye Tüzüğü’nde yapılan değişiklikle, yasada belirtilen bazı ağır suçlar haricinde kalan kişilerin daha önce cezalarının yarısını yattıktan sonra kazandıkları Şartlı Tahliye Başvuru hakkının, yapılan değişiklikle 90 gün süre ile cezasının 1/3’ünü yatan kişiler için de geçerli olacağını belirtti.
“Hatırlanacağı üzere, göreve geldiğimiz ilk aylarda Şartlı Tahliye Tüzüğü’nde daha önceki dönemde 90 gün süre ile yapılan değişikliği yine Covid-19 salgını ile mücadele kapsamında uzatmıştık. Bu süre ise 19 Mayıs 2021 tarihinde son bulmuştu” diyen Kutlu Evren, gelinen aşamada, Mevcut cezaevi kapasitesinin maksimum 454 kişi olmasına rağmen mevcut sayının 634 olması, mevcut cezaevinin doluluk kapasitesinin aşılması ve fiziki altyapı eksikliklerinin yarattığı olumsuzlukların dikkate alınarak bu değişikliğe gidildiğini belirtti.
