Bu yazımda sizlere Kıbrıs Türk futbolunun “Maradonası” olarak adlandırılan, birçok başarıya imza atan Hilmi Tozcu’dan bahsetmek istiyorum.
Hilmi Tozcu, Türk Ocağı Spor Kulübü’ne altın harfler ile yazdırmıştı. Hilmi Tozcu, 1980 – 1991 yılları arası formasını giydiği Türk Ocağı Spor Kulübü’nde iki Kıbrıs Kupası, iki Cumhurbaşkanlığı Kupası ve bir Rothmans Turnuvası şampiyonlukları yaşadı.
1991 yılında Doğan Türk Birliği’ne transfer olan ve Doğan Türk Birliği ile lig şampiyonluğu yaşayan milli takımımızda formasını giyen tekrardan Türk Ocağı Spor Kulübü’ne döndü. Hilmi Tozcu, futbolu 1994 yılında efsane olduğu takımda bırakarak Türk Ocağı Spor Kulübü’ne adını altın harfler ile yazdıran gelmiş geçmiş en büyük futbolcularından biriydi.
Hilmi Tozcu’ya futbolumuza verdiği hizmetlerden dolayı sonsuz teşekkürler ederiz.
Kıbrıs Türk futbolunun efsane isimlerinden olan Hilmi Tozcu’ya merak ettiklerimi sordum ve güzel bir söyleşi gerçekleştirdik.
Çağan Balcan: Sevgili Hilmi Tozcu, öncelikle futbol hayatınıza nasıl başladığınızdan bizlere bahsedebilir misiniz?
Hilmi Tozcu: Futbol hayatıma küçük yaşlarda başladım. 1977 yılında Karaoğlanoğlu Spor Kulübü’nün alt yapısında futbola başladım ve Karaoğlanoğlu Spor Kulübü’nde iki sene futbol oynadım.
Çağan Balcan: Türk Ocağı Spor Kulübü’ne gelişiniz nasıl gerçekleşti? Bizlere biraz bahsedebilir misiniz?
Hilmi Tozcu: Türk Ocağı Spor Kulübü’ne 1979 yılında geldim ve Türk Ocağı Spor Kulübü’nün alt yapısında oynamaya başladım.
Çağan Balcan: Türk Ocağı Spor Kulübü’nde ne zaman A takımına çıktınız?
Hilmi Tozcu: Türk Ocağı Spor Kulübü’nde 1980 yılında ilk kez A takımına yükseldim ve devamlı olarak Türk Ocağı Spor Kulübü’nün A takımında oynamaya başladım. Daha sonra askerlik dönemimden dolayı takımımdan biraz uzak kaldım ve askerliğim bittikten sonra 1982 – 1983 yılında takıma geri döndüm, Türk Ocağı’nın formasını 1991 yılına kadar üzerimden hiç çıkarmadım.
Çağan Balcan: Türk Ocağı Spor Kulübü’nde unutamadığınız maçları ve gollerinizi bize anlatır mısınız?
Hilmi Tozcu: Türk Ocağı Spor Kulübü’nde unutamadığım maçlardan birincisi Yenicami Türk Ocağı maçı Yenicami namağluptu bizim maça kadar o maçta iki gol attım ve maçı kazandık.
Unutamadığım maçlardan ikincisi ise 1986 – 1987 sezonu Türk ocağı Küçük Kaymaklı maçıydı. Kaymaklı şampiyonluğa gidiyordu Ruso’da oynanan maçı 4-3 kazanmıştık o maçta çok iyi performans göstermiştim.
Unutumadığım gollerden biri ise 1984 yılında Türk Ocağı – Gençlik Gücü karşılaşmasında yarım vole ile attığım goldü.
Son olarak 1990 yılında yine Lefke’ye attığım yarım vole golüm unutulmaz arasındadır.
Çağan Balcan: Doğan Türk Birliği’ne transferiniz nasıl gerçekleşti? Bizlere biraz bahsedebilir misiniz?
Hilmi Tozcu: Doğan Türk Birliği’ne transferim 1991 yılında olaylı bir şekilde gerçekleşti bazı yöneticiler beni Doğan’a vermek istemiyorlardı ama transferim gerçekleşti ve ilk yılımda şampiyon olduk benim futbol kariyerimdeki ilk ve tek lig şampiyonluğudur tekrardan Türk Ocağı’na geri döndüm ve 1994 yılında futbolculuk kariyerimi tamamladım.
Hilmi Tozcu’nun sevenleri bizlere düşüncelerini ve anılarını anlattılar.
İlker Ertemel: Kıbrıs futbolunun Maradona’sı mükemmel bir teknik mükemmel bir zekâ ikisini aynı anda kullanan ender futbolculardan bir tanesiydi. Kıbrıs futbolunun gelmiş geçmiş en büyük futbolcularından bir tanesidir.
Özben Kalfa: Kıbrıs futbolunun en iyi en mükemmel tekniğine sahip futbolcusu Hilmi’nin unutamadığım golü Doğan Türk Birliği’ne attığı unutulmaz gol unutamadığım maçı ise 1984 yılında Gönyeli kupa finalinde orta sahadan aldığı top ile rakiplerini geçerek Topel’e attırdığı muazzam golü de unutamam.
Tayfun Kurtarcıoğulları: Hilmi, Kıbrıs futbolunun virtüözüydü. Çok akıllı mükemmel tekniğe sahip aklı ve tekniğini aynı anda kullanan bir futbolcuydu. Hilmi’nin unutamadığım golü Doğan Türk Birliği’ne attığı gol unutulmazlar arasındadır.
Topel Kaymakamoğlu: Hilmi, mükemmel bir tekniğe ve mükemmel bir zekâya sahip bir futbolcuydu. Hilmi’nin bana attırdığı iki golü asla unutamam bir tanesi 1984 Gönyeli kupa finalinde bana attırdığı gol ikincisi de Doğan Türk Birliği ile oynadığımız kupa maçında bana ortalayıp bende kafa ile attığım gol ile Doğan’ı kupadan elemiştik.
