Armin Tuğberk Dünya Üçüncüsü Oldu!
Haber: Zerrin Yapıcıoğulları
KKTC Halter ve Vücut Geliştirme Federasyonu Çocuk Fitness Milli Takımı ülkemizi yine güzel derecelerle gururlandırdı. Sırbistan’da düzenlenen Dünya Çocuk Fitness Şampiyonası’na katılan milli takım sporcularımızdan 8 yaşındaki Armin Tuğberk dünya üçüncüsü geldi.
5 yaşından itibaren fitness sporuyla ilgilenen Armin, küçük yaşına rağmen zorlu bir süreçten geçerek önemli bir başarı elde etti. Dünya üçüncüsü gelen Armin ve bu başarının en büyük destekçilerinden Armin’in annesi Neval Tuğberk ile yaşadıkları süreç hakkında güzel bir söyleşi gerçekleştirdik.
Zerrin: Armin öncelikle bize kendinden bahsedebilir misin?
Armin: Ben 4 Mayıs 2013 Tarihinde Lefkoşa’da doğdum. Şu anda 8 yaşındayım. 2 yaşından itibaren Necat British College’de eğitim görmekteyim. 5 yaşından itibaren Nev Çocuk Fitness’e gitmekteyim. Kitap okumayı, ders çalışmayı, oyun oynamayı çok seviyorum. Yeni başladığım piyano kurslarına severek gidiyorum.
Zerrin: Fitness sporuna olan ilgin nasıl başladı? Bu spora başladığında kaç yaşındaydın?
Armin: Fitness sporunu annemin anlattığı kadar biliyordum. Sürekli videolar izleyip hareketleri yapmaya çalıştığımı anlatırdı. Annem de bana herhangi bir yerde eğitime gitmek isteyip istemediğimi sordu. Bende çok isterim dedim. Böylelikle 5 yaşında Nev Çocuk Fitness’e başladım.
Zerrin: Hem okul hayatı hem de antrenmanlar seni zorluyor mu?
Armin: Evet, arada zorlandığım oluyor ve yoruluyorum. Ama çok seviyorum.
Zerrin: IFBB Dünya Şampiyonasın’a hazırlık sürecinden bizlere bahsedebilir misin?
Armin: İlk defa katılacağım bir yarışmaydı ve ben çok zorlandım. Özellikle bu dönemde ne şeker, ne çikolata ne de dondurma yiyebildim. Dengeli ve düzenli beslenmek zorundaydık. Neval hocam (Neval Çelebioğlu Akgürgen) bize yememiz gereken vücudumuza göre beslenme programı verdi. Annemde o listeye uyarak bana hazırladı. Her gün antrenmanlarımız oldu. Yarışma öncesi 5 günlük bir kamp için Sırbistan’a gittik. Her gün yemeklerimizi Neval Hocam ve Ali Hocam (Ali Dahlameroğlu) pişirdi. Her gün antrenman yaptık, sabahtan akşamüstüne kadar. Yarışma günü geldiğinde sabah 4’te kalktık ve hazırlanmamız başladı.
Zerrin: IFBB Dünya Şampiyonası’nda dünya üçüncüsü gelerek hem bizleri hem aileni gururlandırdın. Yaşadığın duygulardan bizlere bahsedebilir misin?
Armin: Ben öncelikle çok heyecanlandım. Nasıl desem o kadar seyirci ve jürinin önünde koreografimi ve vücut duruşumu göstermek beni çok heyecanlandırdı. Ben çok mutlu oldum. Hocalarımda, annemde, arkadaşlarımda çok mutlu oldular.
Zerrin: Neval Hanım, Armin’in başarısı hakkında düşünceleriniz nelerdir?
Neval: Armin’in başarılı olmasında en büyük katkı eğitmenlerinin vermiş olduğu emek, özveri, disiplin, düzenli beslenme ve çok çalışmasıdır. Bunu öncelikle antrenörü Neval Çelebioğlu Akgürgen’e borçluyuz. Neler yapması gerektiğini defalarca anlatan nasıl şampiyon olma yolunda ilerlemesi gerektiğini moral ve motivasyonlarını nasıl yüksek tutacağını çok iyi bilen bir eğitmenimiz var. Tabi ki Nev Fitness eğitmenlerimiz (Bilin Akgürgen, Polen Ateş, Arif Kondoz, Zalihe Betmezoğlu, Halil Dahlameroğlu, Hasan Aktuğralı) üstünde emeği olan tüm eğitmenlerimize teşekkürü bir borç bilirim.
Zerrin: Sporcu çocuk yetiştirmek zor mudur? Aile hayatınızda bu durum sizleri nasıl etkiliyor?
Neval: Bence sporcu çocuk yetiştirmek zor değil. Bende, babası da sporla önceden ilgili olan kişilerdik. Hatta biz Armin ile birlikte spor yapmayı çok seviyoruz. Sabah çok erken kalkıp ben spor yapıyorum. Aksam ustu ise çalışmalara babası ile birlikte gidip spor yapıyor. Armin bizim de onula spor yaptığı için çok mutlu oluyor. Dolayısı ile hepimiz bu durumdan çok mutluyuz.
Zerrin: Bir anne için en önemli şeylerden biri, evladıyla gurur duymak. Armin’in dünya üçüncüsü olduğu gün neler hissettiniz?
Neval: Kesinlikle öncelikle bunun herhangi bir tarifi yok. Onun heyecanını ilk defa bu kadar yoğun olduğunu gördüm. Sarıldığımda rahatlaması için kalbinin çıkacakmış gibi atması ilk başta beni çok endişelendirdi sonrasında ona sonuna kadar güvendiğimi, sahneye çıkıp elinden gelenin en iyisini yapmasını ve rahat olması gerektiğini söyledim. Yanımdan ayrıldıktan sonra gözyaşlarıma hâkim olamadım. Sahnede onu izlerken nefessiz kaldığımı hissettim. Yarışma sonuçları açıklanmaya başladığında ve isminin açıklanıp kürsüye çıktığındaki görüntü asla gözümün önünden gitmiyor. Bize inanılmaz bir duygu yaşattı, çok gurur duydum kızımla.
Zerrin: Çocukları spor yapan, sizinle benzer yollardan geçmekte olan annelere neler tavsiye edersiniz?
Neval: Çocuklarıyla birlikte spor yapmalarını kesinlikle tavsiye ederim. Kızımızla birlikte yaptığımız spor sonrasında gerçekten mutlu olduğumuzu hissediyoruz. Onları kesinlikle yüreklendirmek ve ilgi duyduğu alana yönlendirdikten sonra desteklemek çok önemli.