ManşetÖzel Haber

Başarılı İşletmeci Güran Ataker

Haber: Zerrin Yapıcıoğulları

Son zamanların yeni trendlerinden biri sağlıklı beslenme! Sağlıklı beslenme denilince akla gelen ilk isimlerden birisi ise Güran Ataker. Girne’nin yetenekli ve başarılı işletmecilerinden olan Güran Ataker ile bir söyleşi gerçekleştirdik.

1- Güran Ataker kimdir? Sizi biraz tanıyabilir miyiz?

30 Ocak 1990 yılında Girne’de doğdum. 2007 yılında Girne Anafartalar Lisesi’nden mezun olduktan sonra Girne Amerikan Üniversitesi Halkla İlişkiler Bölümü’nü tamamladım. 2001 yılında hayatıma halk danslarını kattım. 20 farklı ekiple, 20 adet atölye ve 20 farklı ülkeyi görüp kültürlerini tanıma fırsatı buldum. İş hayatım 13 yaşında çalışmanın ve paranın kıymetini anlamam için babamın, abim ve bana açmış olduğu araba yıkama yerinde işe başlayarak başladı. Çalışmayı hiçbir zaman bırakmadım, hizmet sektörüne 2008 yılında Waffle House Cafe’de garson olarak başladıktan sonra, 2010 yılında VIP Plus Cafe & Bar, işletme sorumlusu olarak devam ettim. 2011 yılında Şinya Kültür Sanat Derneği’nin eğitmeni ve oyuncusu oldum. Yine 2011 yılında ICE Club’ta halkla ilişkiler departmanında çalıştım. 2012 yılında Beyond Club’ta işletme ve halkla ilişkiler, 2013 yılında Beyond Club Summer Venue’de işletme ve halkla ilişkiler müdürlüğü ve 2014 yılında ICE Club’ta halkla ilişkiler müdürlüğü yaparak iş hayatında birçok tecrübe kazandım. 13 yıldır hayatımın büyük bir parçasını kaplayan vücut geliştirme sporunu profesyonelce yaparak, 2016 yılında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Federasyonu’nun düzenlemiş olduğu yarışmada Atletik Fizik kategorisinde birinci geldim. Bu başarımı daha ileriye taşıyarak Avrupa Fitness Model yarışmasına katıldım. Sonrasında bu spor dalını bırakıp tamamen boks ve yogaya yöneldim. Kendi üzerimde denemiş olduğum birçok sağlıklı beslenme tecrübelerine dayanarak ve Kıbrıs’ta sağlıklı beslenme konusunda eksiklik gördüğüm için uzun çalışmalar sonucunda “Food For Fit” markasını kurdum. Bu markayı kurmamdaki asıl amaç insanları sağlıklı ve lezzetli besinler ile buluşturup bedensel, zihinsel ve duygusal gelişimlerini olumlu yönde etkilemek olmuştur. Bir diğer projem ise “3RD Generation” dır. Bu markanın kurulmasının asıl amacı ise çocuklara ve gençlere yardım etmek olmuştur. Girne Gençlik Merkezi’nin gençleri destekleyici projesi ise 3RD Generation’ın amacını destekler nitelikte olmuştur. 3RD Generation markası da Food For Fit gibi sağlık barındıran bir marka olmuştur. Nitelikli kahveleri, yeni nesil kahve demleme teknikleri, soğuk sıkım meyve suları, şeker ilavesiz tatlıları ve daha birçok sağlıklı atıştırmalıklar ve lezzetli içecekleri ile büyük bir fark yaratmıştır.

2- KKTC’de sağlıklı yaşam denilince akla gelen ilk isimlerden birisiniz. Bir gününüzün nasıl geçtiğinden bahsedebilir misiniz?

Sabahları 7.00 civarlarında uyanıp kitap okuyorum, sonrasında güncel haberleri okuduktan sonra işe gidiyorum. Genellikle önce dükkânların hijyen ve temizliğini kontrol ettikten sonra eksik veya olumsuz olan bir sorunumuz var ise onları çözüyorum. Bunlar ile birlikte işletmelerimize gelen misafirlerimizle ilgilendikten sonra geriye dönüşlere göre ya menü geliştiriyoruz yâda eksik olan yönlerimizi geliştiriyoruz. Sosyal medya çalışmalarımızı sürdürüp insanları sürekli bir şekilde sağlıklı yaşam stiline motive ediyoruz. Spor vaktim geldiğinde boks salonuna gidiyorum ve antrenmanımı yapıyorum. Geceleri ise dükkânlar da arkadaşlarım ile vakit geçirip işleri kontrol etmeye devam ediyorum.

3- Food For Fit ve 3RD Generation’ın hayat bulma hikâyesini bizimle paylaşır mısınız?

Sağlıklı beslenme stili dünya genelinde trend haline geliyor. Sebebi ise bugüne kadar tükettiğimiz fast food zincirlerinin veya ticari olarak kurulan hizmet sektörünün aslında tek amacının para kazanma olduğunu görmemizdir. Bunu anlayan insanlar ve kendine sağlıklı beslenerek iyi yönde yatırım yapanlar bu tarz sağlık beslenme stiline yöneliyor. Tabi bizde bunun öngörüsünü üç buçuk yıl önce yaparak Food For Fit ve 3RD Generation markasını kurup halkımıza hizmet etmeye başladık ve trend haline geldik.
Bize gelen insanların geri dönüşleri ile birçok menümüzü geliştirip bu başarıya ulaştık diyebiliriz. Sadece ekibimiz değil bize gelen tüm müşterilerimiz ile ekip haline geldik bizi de en çok sevindiren olay bu oldu. Biz buna organik gelişim süreci diyoruz.

4- KKTC’de yeni bir trend olarak sağlıklı beslenmeyi başlattınız, size geri dönüşleri nelerdir?

İşletmelerimize geri dönüşleler oldukça başarılı bunun sebebi ise herkesin bu markalara olan inancı, güveni ve emeği oldu. Bu kadar başarılı olacağını ilk başladığımız süreçte tahmin etmiyorduk fakat sonrasında daha çok emek verip dürüstlüğümüzden ödün vermeden çok çalışarak bu noktalara gelebildik.

5- Kariyerinizde ki dönüm noktası sizin için nedir?

Kariyerimde ki dönüm noktası askerliği bitirdiğimde yeni açılacak beş yıldızlı bir hotele CV’mi vermem ardından CV’min kaybolması ile oldu. Sonrasında aileme ben bu markayı kuracağım dedim ve tüm süreç başlamış oldu.

6- Girne ardından Lefkoşa ve son olarak Nişantaşı’nda şubeleriniz mevcut, farklı bir ülkede işletme kurmak nasıl bir duygu biraz bahsedebilir misiniz?

Bu markayı kurmadan önce hizmet sektöründe çalışıyordum ve sevdiğim insanlara hep “Bir zaman bir marka kuracam ve onu dünyanın her yerine çıkaracam” diyordum. Bir türlü benim ağzımdan çıkan her şey oluyor sebebi ise gerçekten bunları içimden gelerek ve inanarak söylememdir. Farklı bir ülkede işletme kurmak çok zor bir organizasyon tabi ki ama inanınca Kıbrıslı’ların her şeyi yapabileceğinin göstergesi olarak görüyorum ve bu işlerde emeği geçen tüm ekibim ile gurur duyuyorum.

7- İleriye dönük hedefleriniz nelerdir? Yeni bir şube açmayı planlıyor musunuz?

İleriye dönük hedeflerim arasında ekibimle beraber farklı ülkelerde markamızı konumlandırmak ve yeni konseptler kurup potansiyelimizi daha da geliştirmek istiyoruz.

8- Son olarak şehir insanlarının çoğu sağlıklı beslenmiyor. Bu konuda önerileriniz nelerdir?

COVID-19 sebebi ile kapanma sürecine girildi ve bu süreçte sağlıklı beslenme stili daha da bir önem kazandı. Bunun ile birlikte bilinç gelişiyor ve insanların birçoğu bu yaşam stilini benimseyeceğine inanıyorum.

Önerilerim ise kişilerin kendilerine uygun sağlıklı beslenme, yaşam stili için çabalamaları ve en doğrusunu kendilerinin bulmasıdır veya bunu yapamıyorlarsa profesyonellerden yardım almaları gerekmektedir.

Son olarak bir Girne’li olarak bana bu röportajda yer verdiğiniz için çok teşekkür ederim.

Benzer Haberler

Başa dön tuşu