Bu yazımda sizlere Doğan Türk Birliği Spor Kulübüne adanmış bir hayattan, Şener Özdevrim’den bahsetmek istiyorum. Doğan Türk Birliğinde antrenörlük kariyerinde Kıbrıs Türk futboluna birçok teknik adam, yöneticiler, çok başarılı futbolcular kazandıran Özdevrim, bu yıl DTB’deki antrenörlük kariyerinde 40 yılını tamamladı.
Şener Özdevrim bizlere antrenörlüğe başlangıç sürecini ve bu süreçte yaşadıklarını anlattı:
Şener Özdevrim: “Antrenörlüğe 1982’de başladım. Bu başlangıcın kıvılcımı 1979 İngiltere’de Cambridge’de parladı. Kenti dolaşırken okul bahçesinde çocuk cıvıltıları dikkatimi çekmişti. Yan yana bulunan 5-6 futbol sahasında 8 ile 12 yaş arası yüzlerce çocuk hocaları eşliğinde antrenmanlar, maçlar yapıyorlardı ve bu çok hoşuma gitmişti. O gün kendi kendime dedim ki Kıbrıs’a döndüğümde Doğan Türk Birliği’nde bende bu yaş grubunda ki çocukları antrenmana başlatacağım. Kaymaklı Spor Kulübü ve Doğan Türk Birliğinde benim askerlik sürecimde bu altyapılar yapılmaya başlanmıştı.
Turan Paşa ile yaptığım görüşmede bana Doğan Türk Birliğinin alt yapısında çalışma teklifinde bulundu ve antrenörlük sürecime bu şekilde başlamış bulundum. İlk başlarda imkân sıkıntısı vardı sahamız ve gerekli ekipmanlarımız yeterli değildi. Cumhur Deliceımark ile yaptığım görüşmede bu işi beraber yapma teklifinde bulundum ve 10 yıl boyunca birlikte çok güzel bir çalışma süreci geçirdik. Adem Dener, Ali Yücel, Avukat Ali, Bülent Savcı ve aklıma gelmeyen bir çok isim gönüllü olarak makbuz karşılığında alt yapı için para toplardı ve kulübümüzde eksik olan malzemeleri alıyorduk.
O dönemlerde turnuvalar yapılmaya başlanmıştı ve en iyisi Kaymaklının başlatmış olduğu yaz aylarında yapılan Çakli Turnuvasıydı. Biz ona çocukların dünya kupası derdik. Çocuklar bu turnuvalarda çok büyük başarılar elde etti. Her zaman ilk üç içerisindeydik. Alt yapıların güzelliği spor kulüplerine hem oyuncular, hem başkanlar hem yöneticiler kazandırmasıdır. Doğan Türk Birliğinin şimdiki başkanı Bayar Piskobulu, eskiden altyapıda benim öğrencimdi ve kendisi de altyapıya önem veren bir başkandır.
Doğan Türk Birliğinin 40 yıllık süreçte çalışan tüm yönetici, teknik adamlar ve başkanlar alt yapı öğrencileriydi. Doğan Türk Birliğinin 90’lı yıllarda yaptığı tüm şampiyonluklar altyapıdan A takıma çıkan futbolculardı. Son dönemlerde ise altyapıyla beraber imkânlarımız kısıtlı olmasına rağmen Azerbaycan ve Türkiye ile yaptığımız maçlarda finallere kadar geldik.
Çocuklarımıza imkân sağlanırsa çok daha iyi işler yapılabileceğine inanıyorum. 40 yıldır bu işi yapıyorum her zaman içimde kalan bir ihtiyaç olan antrenman sahası ve tesislerimizin oluşmasıdır. Başkanımızda bu konuyla ilgili özverili bir şekilde çalışıyor. Bunlarda hazır olduğu zaman Doğan Türk Birliğine ve ülkemize çok daha yetenekli ve başarılı sporcular kazandıracağımıza inanıyorum.”
Şener Özdevrim ile ilgili sevenlerinden ve yetiştirdiği öğrencileri bizlere düşüncelerini anlattılar.
Bayar Piskobulu: “1981-82 yıllarında ben Doğan’ın altyapısına başladığımda Şener Hoca’da yanılmıyorsam o dönemlerde alt yapıda Turhan Paşa abimize yardımcı hoca olarak başlamıştı. O günlerden bugünlere geldik ve bugün ben 10 yıldır üstlendiğim başkanlık görevimde o hala alt yapıda. Bizler için büyük değer ve DTB’nin her başarısının altında görünmez kahraman olarak imzası vardır. Sevecen hoşgörülü içi Doğan aşkı ile tüten bir eğitimci. Bu kulüpte büstü dikilmesi gereken birçok insanın arasına kendi adını da yazdırmıştır. DTB altyapı denildiğinde “Şener Hoca” akla gelir. Hizmetleri tartışılmaz.”
Afün Girgen: “Şener Hoca başka bir ülkede olsaydı kesinlikle heykeli dikilirdi. Dile kolay 40 yıl eğitmenlik yapmak, sadece bu ülkede değer bulmaz çocuklara sadece futbol eğitimi vermez. Onların kişiliklerine dokunmak, çocuklara hep abi, arkadaş, baba şefkatiyle yaklaşmaktadır. Benim hayatımın en önemli insanlarının başında gelir Şener hoca. Bugün ne olduysam onun sayesindedir. 40 yıl önce hocamdı, sonra büyük oğlumun hocası oldu, şimdi küçük oğlumun hocası. Doğan Türk Birliğine 40 yıldır yetiştirdiği oyuncularla maddi manevi en büyük katkıyı koyan insandır. Hocamı, 5 cümle ile anlatamam. Başka ülkede yaşasaydı kesinlikle hocam için belgesel yapılırdı. Kişiliğini, duruşunu çocukluğumdan itibaren örnek aldığım bir büyük karakterdir hocam.”
Mustafa Sakallıoğlu: “Öncelikle Doğana ve çocuklara karşı olan sevgisi bugünlere kadar hocalık yapmasının tek sebebidir. Sabırlı ve mesleğini en iyi şekilde yapan biridir. Anım olarak U-15 Kıbrıs şampiyonluğu olmamız. Taraflı tarafsız herkesin sevdiği bir kişidir. Ayrıca 40 yıla yakın hocalık yapması ve yapmaya devam etmesi ülkemizde tektir. Bu gibi hocaların kulüp ve Federasyon tarafından onure edilmesi gerekir.”
Özer Kaya: “Şener hoca futbolu çok iyi bilen futbolla ilgili temel eğitimi sporcularına çok iyi aktaran aynı zamanda çocuk psikolojisini anlayabilen sadece Doğan Türk Birliğine değil Kıbrıs Türk toplumunda gençlerin yetişmesine büyük katkı koyan bir eğitmendir. Benim futbola bakış acıma oyunu okumama katkı koymuştur. Ona buradan da çok teşekkür ederim.”
