Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Kıbrıs Türk halkının özgüveninin yok edilmesine izin vermeyeceklerinin altını çizdi.
Erhürman, “Bir halkı yok etmek istiyorsanız, öz güvenini yok edersiniz ve gerisi gelir. Bu halkın özgüveninin yok edilmesine izin vermeyeceğiz” diye konuştu. Ses Kıbrıs Web TV’de Aytuğ Türkkan’ın sorularını yanıtlayan CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, belediyeler reformuyla ilgili de konuştu. Belediye reformunun sadece belediye sayılarının azaltılmasından ibaret olmadığını vurgulayan Erhürman, tüm beldelerde çalışmalarına devam ettiklerini de söyledi.
Erhürman: Muhalefetin Onların Yerine Tamamlamasını Beklemek Doğru Değil
Meclis Başkanlığı seçimiyle ilgili soruyu yanıtlayarak sözlerine başlayan CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, bu konuda bir emsal oluştuğunu kaydetti. Bir önceki dönemde de bu dönemde de UBP’nin kendi içinden ‘fire’ verdiğini söyleyen Erhürman, “Mesele Zorlu Bey’in şahsında değildir. Siz kendi içinizde bütünlüğü sağlarsınız, sonra muhalefetten oy talep edersiniz. Milletvekili arkadaşlarınız, başbakana karşı sorun hissediyorsa ve olumsuz oy kullanacağı kokusu çıkmışsa, muhalefetten onların yerini tamamlamasını beklemeniz doğru değildir” diye konuştu. Söz konusu durum hakkında birçok kez emsal yaratılmaması için vurgu yaptıklarının altını çizen Erhürman, “Bunlar devamlılığı olan şeylere dönüşür, ara seçim meselesinin pas geçilmesinde de böyle olmuştur” dedi.
“Meclise Bir Leke Daha Eklenmiş Oldu”
Ara seçim yapılmamasının kötü emsal teşkil edeceğini birçok kez tekrarladıklarına dikkat çeken Erhürman, Meclis tarihine bir de bu ‘lekenin’ eklenmiş olduğunu ifade etti. Meclis Başkanlığının sembolik bir makam olduğunu dile getiren Erhürman, orada bile saatlerce oy atıldığını, dördüncü turda tehditlerin ‘havada uçuşması’ sonucu belirlendiğini kaydetti. Belediye seçimlerinin ertelenip ertelenemeyeceğiyle ilgili soruyu da yanıtlayan Tufan Erhürman, “Burada bir anayasa vardır. Birileri artık anayasanın, anayasa olduğunu fark etsin. Yeterince paspas edildi” dedi. Anayasanın dört yılda bir seçim yapılır dediğinin hangi anlama geldiğini herkesin bildiğine dikkat çeken Erhürman, “Nasıl olur da o dördüncü yılın herhangi bir ayı anlamına geliyor bu? Anayasa bu kadar açıkken, seçimleri başka aya mı denk getireceğiz?” diye sordu.
“Reform, Belediye Sayısını Azaltmaktan İbaret Değildir”
Anayasayı ihlal etmeyi artık herkesin aklından çıkarması gerektiğinin altını çizen Erhürman, Sayın Ersin Tatar’ın da ‘seçimlerin haziran ayında yapılması gerekir’ sözlerini hatırlattı. Belediyeler reformu yasası hazırlanacaksa, bunun bütün yasa olduğunu vurgulayan Erhürman, “Yerel yönetimler reformunu, belediye sayısını azaltmaktan ibaret gören zihniyet külliyen yanlıştır. Yerel yönetimler reformu esas itibarıyla yerel yönetimlerin mali kaynaklarıdır, yetkileridir, sorumluluklarıdır ve özerklikleridir” dedi. “Gerçek reform, belediyelerin yerinden demokrasiyi ve yerinden yönetimini hayata geçirmesinin mevzuat olanaklarını yaratmaktır” diyen Erhürman, söz konusu durum hakkında, şu anda sadece ‘beyanat fırtınası’ olduğunu kaydetti.
“Halkın Gerçek Gündeminin Dışına Çıkmasınlar”
Erhürman, “Meclis Başkanını seçerken ne kadar bütün olduklarını gösterdiler” diye konuştu. Boşu boşuna halkın gerçek gündeminin dışına çıkılmaması gerektiğine işaret eden Erhürman, belediye seçimleriyle ilgili yoğun olarak tüm beldelerde çalışmalarına devam ettiklerini de vurguladı. Bir ay içerisinde tüm adaylarının netleşebileceğini söyleyen Erhürman, çalışmaların devam ettiğini yineledi. Zamlarla ilgili de konuşan Erhürman, bu zamların hepsinin aynı kategoride olmadığını vurguladı. Elektrik zammının, akaryakıt zammıyla aynı olmadığını ifade eden Erhürman, zamların 2019’dan beri UBP hükümetlerinin, bu ülkedeki yapılması gereken işler yapılmadığı için gelen zamlar olduğunu belirtti. Her gün aynı hataların tekrarlanmaya devam edildiğini kaydeden Erhürman, “KIBTEK ile ilgili hiçbir şey yapmadılar. KIBTEK’i borç yüküne sokup faizleri de halka ödetiyorlar” dedi.
“SORUNLARA CİDDİYETLE EĞİLİP, EN AZ ZARARLA ÇIKMAK GEREKİYOR”
Dörtlü hükümet döneminde elektrik zammını halka yansıtmamak için yükü maliyenin üzerine aldıklarını hatırlatan Erhürman, çoklu tarifenin kaldırıldığını da hatırlattı. Dünyada gıda konusunda bir sıkıntı olduğunu dile getiren Erhürman, bunun önlemini almak için hükümetin ne gibi planının olduğunun henüz bilinmediğini kaydetti. Ukrayna ile Rusya savaşında olumsuz gelişmelerin devam etmesi durumunda, bu konuda olumsuz gelişmelerin yaşanacağını yineleyen Erhürman, söz konusu bölgelerin tahıl ambarı olduğunun bilindiğini belirtti. Sorunlara ciddiyetle eğilip mümkün olan en az zararla nasıl çıkacağımızı konuşmamız gerektiğinin altını çizen Erhürman, döngü sisteminin kırılmamasının önemine işaret etti. Erhürman, “6 bin 90 lira asgari ücret alıyorsan ve 2 bin lira elektrik faturası ödüyorsan, 4 bin 90 ile alışveriş yapacaksın. Bu arada marketçinin ödediği elektrik faturası da artmıştır. Devlet o döngünün sonunda gelirleri düşmüş şekilde çıkacak” diye konuştu.
“Zihniyetler Farklı… Ubp Zihniyeti Sürekli Döngüleri Kısıyor”
Zihniyetlerin farklı olduğuna dikkat çeken Erhürman UBP zihniyetinin sürekli döngüleri kıstığını ve alım gücünü düşürdüğünü vurguladı. “Halk olarak bu zihniyetten kurtulmamız lazım, başka yolu yok” diyen Erhürman, seçim sonuçlarıyla ilgili değerlendirmelerde de bulundu. Siyasetçi olarak halkı eleştirmek gibi bir görevlerinin olmadığını ifade eden Erhürman, parti olarak gereken özeleştirileri yaptıklarını kaydetti. Hükümet programına, CTP’nin birçok ifadesinin girdiğine dikkat çeken Erhürman, önemli olanın, bunların altının nasıl doldurulduğu olduğunu vurguladı. Türkiye ile imzalanacak protokollerden önce, bu ülkedeki paydaşlarla bir araya gelinmesi gerektiğini belirten Erhürman, ilk önce kendi kalkınma planımızın taslağını hazırlamamız gerektiğini söyledi.
“Bu Gelişmeler Kıbrıs Türk Halkını Yoruyor”
Söz konusu taslağın Meclis’ten geçirilmesi gerektiğinin altını çizen Erhürman, “Türkiye ile görüşürken bu toplumun tüm kesimleriyle konuştum, bunları yapmaya karar verdim. Bu alana yatırım yapacağım. diyeceksiniz. Hükümet programı görüşeli 2 hafta oldu ama şimdi Türkiye ile protokol konuşuluyor” diye konuştu. Söz konusu gelişmelerin, Kıbrıs Türk halkını çok yorduğunu ve özgüvenini zayıflattığını vurgulayan Erhürman, “Bu, yapılabilecek en kötü şeydir. Bir halkı yok etmek istiyorsanız, öz güvenini yok edersiniz ve gerisi gelir. Bu halkın özgüveninin yok edilmesine izin vermeyeceğiz” diye konuştu.
“Sandalye Oyununun İçinde Kadınlar Yer Almaması Düşündürücü”
Şu anda 18 milletvekillerinden 6’sının kadın olduğuna dikkat çeken Erhürman, Meclis Başkan yardımcısının da CTP’den kadın milletvekili olmasının mutluluğunu yaşadıklarını kaydetti. Söz konusu durumun yeterli olmadığını ve daha fazlasının olması gerektiğini belirten Erhürman, “Bunun karşısında kurulan hükümette tek bir kadın yok. Bu azımsanacak bir şey değildir. 8 Mart’ta her bakanın açıklama yapmasıyla değildir bu işler. UBP’nin 24’te kaç kadın milletvekili var? Bakan olarak ya da meclis başkanı olarak kadınlara olanak tanındı mı buna bakmak gerekir” diye konuştu. Erhürman, UBP’de yaşanan ‘sandalye oyunun’ içinde kadınlar hiçbir şekilde yer almamasının da düşündürücü olduğunu sözlerine ekledi.